Fluent Fiction - Turkish: Sibling Bonds and New Beginnings at a Turkish Tea House
Find the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.com/tr/episode/2025-12-13-23-34-02-tr
Story Transcript:
Tr: Kışın soğuk günleri başlamıştı.
En: The cold days of winter had begun.
Tr: İstanbul'da rüzgar sert eserken, Boğaz'dan gelen soğuk hava kentin sokaklarına yayılıyordu.
En: While the wind blew harshly in İstanbul, the cold air coming from the Boğaz spread through the city's streets.
Tr: Emre, Aylin ve Burak, geleneksel bir Türk çayevinde buluşmak üzere yola çıktılar.
En: Emre, Aylin, and Burak set off to meet at a traditional Turkish tea house.
Tr: Babalarının yılbaşı hazırlıkları için organize ettiği aile toplantısı yaklaşıyordu ve Emre, bu yıl her şeyin yolunda gitmesini istiyordu.
En: The family meeting organized by their father for New Year's preparations was approaching, and Emre wanted everything to go smoothly this year.
Tr: İçinde büyüyen sorumluluk yükü onu yormuştu ama bu kez aileyi bir arada tutmayı kafasına koymuştu.
En: The weight of responsibility growing inside him had tired him, but this time he was determined to keep the family together.
Tr: Çayevine girdiklerinde, ahşap panellerin zarif oymaları dikkatlerini çekti.
En: When they entered the tea house, the elegant carvings on the wooden panels caught their attention.
Tr: İçeride sıcak bir atmosfer vardı.
En: Inside, there was a warm atmosphere.
Tr: Çayın buharı, tatlı bir huzurla onları sardı.
En: The steam of the tea enveloped them with a sweet serenity.
Tr: Kimi masalarda insanlar sessizce çayını yudumlarken, kimisi de sıcak sohbetler ediyordu.
En: At some tables, people sipped their tea in silence, while others enjoyed warm conversations.
Tr: Emre, en köşedeki masaya doğru yöneldi.
En: Emre headed towards the table in the corner.
Tr: Aylin ve Burak da peşinden gittiler.
En: Aylin and Burak followed him.
Tr: Emre içtenlikle gülümsedi, ama içinde bir düğüm vardı.
En: Emre smiled sincerely, but there was a knot inside him.
Tr: Onlara durumu anlattı ve eski defterleri açmanın zamanının geldiğini söyledi.
En: He told them about the situation and said it was time to open old books.
Tr: Aylin, kaşlarını çatarak dinledi.
En: Aylin listened with furrowed brows.
Tr: Hep göz ardı edildiği hissi, kalbinin derinlerinde bir yara açmıştı.
En: The feeling of always being overlooked had opened a wound deep in her heart.
Tr: Burak ise başını hafifçe öne eğdi, asi duruşunun altında kırılgan bir yanını saklamaya çalışıyordu.
En: Burak, on the other hand, bowed his head slightly, trying to hide a fragile side beneath his rebellious demeanor.
Tr: Tartışmalar başladığında sesler yükseldi.
En: As the discussions began, voices rose.
Tr: Burak, her zaman kendini dışlanmış hissettiğini itiraf etti.
En: Burak confessed that he always felt excluded.
Tr: Aylin, birçoğunun onun duyulmadığı için sağına soluna çelme takmaya çalıştığını açıkladı.
En: Aylin explained that many tried to trip her up because she was not heard.
Tr: Emre'nin içi cız ederken, önceden bastırdığı duygularının yeniden canlandığını hissetti.
En: Emre felt a pang inside, sensing that the emotions he had suppressed were resurfacing.
Tr: Bir anlık sessizlikten sonra Emre, derin bir nefes aldı ve kardeşlerine bakarak kendi acılarını paylaştı.
En: After a moment of silence, Emre took a deep breath and, looking at his siblings, shared his own pains.
Tr: Onları dinlemek istiyor ve geçmişte onlarla yeterince ilgilenemed
Published on 1 week ago
If you like Podbriefly.com, please consider donating to support the ongoing development.
Donate