Podcast Episode Details

Back to Podcast Episodes
Laughter and Lamps: Selim's Unforgettable Grand Bazaar Bargain

Laughter and Lamps: Selim's Unforgettable Grand Bazaar Bargain



Fluent Fiction - Turkish: Laughter and Lamps: Selim's Unforgettable Grand Bazaar Bargain
Find the full episode transcript, vocabulary words, and more:
fluentfiction.com/tr/episode/2025-07-27-22-34-01-tr

Story Transcript:

Tr: Selim, Aylin ve Cem, yazın sıcak bir gününde İstanbul’un kalbinde, Kapalıçarşı'daydı.
En: Selim, Aylin ve Cem, during a hot summer day, were in the heart of İstanbul, at the Kapalıçarşı (Grand Bazaar).

Tr: Her yer kalabalıktı.
En: Everywhere was crowded.

Tr: Baharatların karışık kokusu, rengarenk kumaşların canlılığı, satıcıların davetkar sesleri çarşının ruhunu canlandırıyordu.
En: The mixed aroma of spices, the vibrancy of colorful fabrics, and the inviting voices of the sellers were bringing the spirit of the bazaar to life.

Tr: Bayram öncesi herkes alışveriş telâşındaydı, ama Selim'in aklında sadece bir şey vardı: Aylin için güzel bir lamba almak.
En: Before the holiday, everyone was in a shopping frenzy, but Selim had only one thing on his mind: to buy a beautiful lamp for Aylin.

Tr: Tüm yeteneklerini zorlayarak pazarlık yapacaktı.
En: He was ready to use all his bargaining skills.

Tr: Ne de olsa arkadaşlarına bu yeteneğini göstermek istiyordu.
En: After all, he wanted to show this talent to his friends.

Tr: Selim, bir lamba standının önünde durdu.
En: Selim stopped in front of a lamp stand.

Tr: Gözleri o güzelim lambalardan birine takıldı.
En: His eyes caught one of those beautiful lamps.

Tr: Elini cebine atarken heyecanlıydı; o heyecanla kararlı bir adım attı.
En: As he reached into his pocket, he was excited, and with that excitement, he took a determined step.

Tr: Satıcıya doğru yürüdü.
En: He walked towards the seller.

Tr: Adam Selim’i görünce gülümsedi.
En: When the man saw Selim, he smiled.

Tr: "Hoş geldiniz!"
En: "Welcome!"

Tr: dedi neşeyle.
En: he said cheerfully.

Tr: Selim de cesur bir ifade takınarak konuşmaya başladı.
En: Selim, putting on a bold expression, began to speak.

Tr: Ama nereden çıktıysa, dilinden anlamsız kelimeler dökülmeye başladı: "Güzel lamba, ben almak şey, az para, çok güzellik!"
En: But out of nowhere, nonsensical words began to spill from his mouth: "Beautiful lamp, I buy thing, little money, much beauty!"

Tr: Satıcı şaşkındı.
En: The seller was puzzled.

Tr: Ama Selim’in yüzündeki ifade o kadar komikti ki, gülümsedi ve aynı dille cevap verdi: "Hay hay, lamba sivri çubuk, fiyat şirin!"
En: But Selim's expression was so funny that he smiled and responded in the same language: "Sure, lamp pointy stick, price cute!"

Tr: Onun bu cevabı Selim’i daha da yüreklendirdi.
En: His response encouraged Selim even more.

Tr: "Hayır, hayır, su köpüğü, cüzdan karnı tok," dedi, elleriyle bir lamba şekli çizerken.
En: "No, no, water bubble, wallet stomach full," he said, drawing a shape of a lamp with his hands.

Tr: Etraflarındaki kalabalık yavaşça toplandı, meraklı gözlerle onların bu ilginç pazarlık oyununu izlemeye başladı.
En: The crowd around them slowly gathered, watching their interesting bargaining game with curious eyes.

Tr: Selim, yüzündeki ifade daha da ciddileşti.
En: Selim's expression grew even more serious.

Tr: Ama içinde bir gülme patlaması vardı.
En: But inside, he was bursting with laughter.

Tr: İki adam da birbirine bakarak kahkahalarla dolu bir oyun başlatmıştı.
En: Both men had started a laughter-filled game by looking at each other.

Tr: Selim, anlamıştı ki, dil bilmese de, jest ve mimikler her şeyin üstesinden gelebilirdi.
En: Selim real


Published on 4 months, 3 weeks ago






If you like Podbriefly.com, please consider donating to support the ongoing development.

Donate